Başsavcılık tarafından hazırlanan iddianameye göre, Harun Kantar, Osman Meşe, Kasım Meşe, Tayfun Çinkaya ve Seçim Coşan isimli şahıslar, alkol aldıktan sonra Özen Koç’a ait yaklaşık 90 büyükbaş hayvanın bulunduğu çiftliğe gitti. Osman Meşe ve Seçim Coşan, Afgan uyruklu çoban Hafız Muradi’yi dövdü ve ellerini bağlayarak geldiklere araca bindirdiler. Muradi’nin cep telefonunu gasp eden şahıslar, daha sonra büyükbaş hayvanların bulunduğu çiftliğin çitlerini kırarak bir inek çaldı. İneği kamyonete yükleyen hırsızlar, elleri bağlı olan çoban Muradi’yi Gölbaşı’nda boş bir araziye bıraktı. Sanıklardan Harun Kantar, Tayfun Çinkaya ve Kasım Meşe, gece evlerine giderken, Osman Meşe ve Seçim Coşan, çaldıkları ineği Harun Kantar’ın dayısı Recep Kantar’a satmak için Çankırı’nın Çerkeş ilçesine gitti.
Satamadıkları ineği boş tarlaya bıraktılar
İneğin küpesiz ve yaşlı olduğunu söyleyen Recep Kantar, ineği almaktan vazgeçti. Bunun üzerine geri dönen Osman Meşe ve Seçim Coşan, satamadıkları ineği boş arazideki bir sürünün yanında bıraktı ve Ankara’ya döndü.
Çoban, hırsızlardan birini tanıdı
Gölbaşı’nda boş araziye bırakılan çoban Muradi, yakınlardaki bir köye sığındı. Burada jandarmayı arayan Muradi, yaşadıklarını bir bir anlattı. Muradi’nin ineği çalanlardan birinin Tayfun Çinkaya olduğunu söylemesi üzerine,Çinkaya jandarma ekiplerince yakalandı. Çinkaya’nın ifadesi üzerine hırsızlığa karışan diğer 4 kişi de yakalandı.
Haklarında 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı
Savcılık ifadesinde ineği çaldıklarını itiraf eden 5 kişi hakkında "Birden fazla kişi tarafından gece vakti yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Sanıklar hakkında açılan davanın ilk celsesi Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
"Ahırdan bir inek çalmaya karar verdik"
Sanıklardan Harun Kantar, ifadesinde, Osman Meşe’nin Bala’da senetle hayvan alacakları biri olduğunu söylediğini ve hayvanları satacak birinin olup olmadığını sorduğunu anlattı. Bunun üzerine hayvan ticareti yapan dayısı Recep Kantar’ı aradığını belirten Kantar, "Hayvanların kayıtlı, küpeli ve yasal olması durumunda kendisinin alacağını söyledi. Bunun üzerine Çerkeş’e gidip dayımdan alacağımız hayvanları yüklemek için kamyonetini aldım. Osman dışındakileri tanımıyorum. Gittiğimiz yerde hayvanları satan kişiyi bulamadık. Ben gece vakti ticaret olmaz diyerek geri dönmek istedim. Ancak Seçim Coşan adli para cezası olduğunu, borcu ödemez ise hapse gireceğini söyledi. Ben de bu iş için bin 500 lira masraf yapmıştım. Bu masrafımın karşılanması için ahırdan bir inek çalmaya karar verdik. Çobanın darp edilip bağlanmasıyla benim alakam yok" diye konuştu.
"Darp edip ellerimi bağladılar"
Çoban Hafiz Muradi, Kulübede uyuduğu esnada 3 kişinin yanına gelerek hayvan alacaklarını söylediklerini anlattı. Çiftliğin sahibinin olmadan ineği veremeyeceğini söylediğini aktaran Muradi, "Bunun üzerine elimdeki telefonu aldılar. Bağırınca darp edip ellerimi bağladılar ve’Korkma sana bir şey yapmayacağız’ dediler. Daha sonra beni geldikleri araca bindirdiler. Karanlık olduğu için tam görmedim ama kamyonete hayvan yüklediklerini anladım. Beni darp edenler arasında yoktu ancak daha sonra aracın içinde gördüğüm Tayfun Çinkaya’yı tanıdım. Şikayet konusunda ne diyeceğimi bilmiyorum" ifadelerini kullandı.
Çiftliğin sahibi Özen Koç ise olaydan sonra ineğin kendisine teslim edildiğini ve sanıklardan Harun Kantar’ın ablasının tüm zararını ödediğini belirterek, şikayetçi olmadığını söyledi. Mahkeme, müştekinin şikayetçi olmamasına rağmen, sanıkların üzerine atılı suçun ceza miktarını göz önünde bulundurarak tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Duruşma, 2 Şubat 2018’e ertelendi.
HARUN KANTAR ADINA OLAN DURUM NE OLUR. 28 ŞUBAT 2. MAHKEME VAR (HTS KAYITLARI İSTENMİŞTİ HAZIR)
