Merhabalar,
Eşim vefat ettikten bir kaç yıl sonra tekrar evlendim. Akrabalarımın gösterdiği dul bir kadınla 15 gün içinde resmi nikah kıydık. Ben kayseride o fethiyede yaşıyordu. Nikahtan sonra fethiyedeki işlerini (çocuk bakıcılığı) düzenleyip döneceğini söyledi. şubat 2017 deki resmi nikahtan sonra bir kaç gün kayseride kalıp fethiyeye döndü. Daha sonra hep işlerini bahane ederek dönmedi. Ne kadar ısrar ettiysem gelmek istemedi hep bahane üretti. En sonunda telefon konuşmalarımız gerginleşmeye başladı. Bunları bahane ederek benimle yaşayamayacağını söyleyip boşanmak istediğini bildirdi. Ben olay yatışsın diye bir süre sessiz kalmayı tercih ettim. Ancak düzelme olmadı. Bana eylül ayında boşanmak için başvurmamızı ve üzerine düşeni yapacağını anlaşmalı olarak boşanmamızın her iki taraf için de uygun olacağını söyledi. Artık başka çare olmadığını anlayınca ben de anlaşmalı olarak boşanma davası açmak üzere mahkemeye başvurdum. Ancak mahkeme çekişmeli dava yazmış. Dilekçede neden boşandığımızı (gidip bir daha dönmemesi) gerekçeleriyle belirttim. Kendisine tebligat gittiğinde tüm bu gerekçeleri kabul etti. Dava çekişmeli olduğundan uzayacak gibiydi. Adliyeden birinin önerisiyle tarafların hazır bulunduğu bir duruşmayla evliliğin tek celsede sonlanacağı söylendi. Biz de bayanın kendisine ilettik. Gayet güzel şekilde kabul etti. Bize verilen tarih çarşamba ( 1 kasım 2017) veya cuma günü olabileceği ve mahkemenin yoğunluğuna göre belli olacağıydı. Bayana bunu ilettik çarşambaya geliş biletini kestik. Dönüş için de mahkeme tarihi tam belli olmadığından açık bilet alalım veya duruşma günü netleşince alalım dedik. Bu andan itibaren işi zorlaştırmaya, kışkırtıcı ve taciz edici itham ve hakaretlere başladı. Kestiğimiz biletin koltuğunu, otobüs firmasını, saatini v.s. bahane ederek yokuş yapmaya başladı. Ardından zaten fethiyeden kayseriye sayılı firmaların sefer düzenlediğini ve boş olan en uygun koltuğu aldığımızı söylememize rağmen bahane edip hakaretlerle kayseriye gelmekten vazgeçtiğini, davayı uzatacağını elimizde olan herşeye ortak olacağını ve beni süründüreceğini söyleyen mesajlar attıktan sonra engelledi. Bu bayanla evlendikten sonra evimde bir kaç gün haricinde yaklaşık 7-8 aydır hiç yaşamadı. Hiçbir hayat ortaklığında bulunmadı, bir eş gibi hiç davranmadı. Şimdi ben hangi yolu takip edebilirim? Her halükarda bu bayan haklı mı ve hiç haketmediği halde bir göz gecekonduma dahi ortak mı olacak ve hiç yaşamadığı evimi paylaşabilecek mi veya 1300 tl emekli maaşımdan nafaka mı alacak? Hak hukuk ne der? Ben mağdur edildim, evlilik vaadiyle kandırıldım ben buna karşılık hiçbirşey yapamayacak mıyım? Benim de bu mağduriyetimi gidermek için hiç mi hakkım yok? Boşanma davası açan taraf olduğum için suçlu muyum? Terk davasına dönüştürebilir miyim? Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkürler.
